OTEL BİLGİSİ
OTEL KATEGORİSİ | 3 VE 4 YILDIZLI OTELLER |
Poznan | Merkeze 10 – 20 km. mesafedeki oteller |
Varşova | Merkeze 10 – 20 km. mesafedeki oteller |
Krakow | Merkeze 10 – 20 km. mesafedeki oteller |
Wroclaw | Merkeze 10 – 20 km. mesafedeki oteller |
Berlin | Merkeze 10 – 20 km. mesafedeki oteller |
ÖNEMLİ BİLGİLER
UÇUŞ BİLGİSİ
| PARKUR | KALKIŞ | VARIŞ | UÇUŞ KODU | YÖN |
| İSTANBUL SAW – BERLIN BER | 09:50 | 10:50 | PC 977 | GİDİŞ |
| PARKUR | KALKIŞ | VARIŞ | UÇUŞ KODU | YÖN |
| BERLIN BER – İSTANBUL SAW | 12:00 | 16:50 | PC 978 | DÖNÜŞ |
1. GÜN - İSTANBUL – BERLİN – POZNAN
Hayalini kurduğunuz keşif başlıyor…
Sabiha Gökçen Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nde, Pegasus Hava Yolları kontuarı önünde siz değerli misafirlerimizle buluşuyoruz. Gözlerde heyecan, valizlerde umut dolu bir yolculuk var. Bagaj ve bilet işlemlerimizin ardından gökyüzüne yükseliyor, Avrupa’nın kalbinde atmaya hazırlanan bir rotaya doğru yol alıyoruz. Berlin’e varışımızda bizleri bekleyen özel otobüsümüzle Polonya’ya doğru yola çıkıyoruz. Yol boyunca uzanan manzaralar, adeta bu serüvenin ne kadar özel olacağını fısıldıyor. İlk durağımız: Gotik mimarisi, pastel tonlardaki evleri ve tarih kokan meydanlarıyla büyüleyici Poznan. Şehre varışımızın ardından otelimize geçiyor, kısa bir dinlenmenin ardından bu tarihi atmosferi solumaya hazırlanıyoruz. Rüyalarımıza karışacak manzaralar eşliğinde Poznan'daki otelimize yerleşiyoruz.
2. GÜN - POZNAN – VARŞOVA
Güne Poznan’ın tarihiyle iç içe, keyifli bir kahvaltıyla başlıyoruz. Ardından büyüleyici şehir turumuza çıkıyoruz. İlk durağımız, doğayla iç içe bir mola sunan Polonya’nın en büyük serası The Palm House. Ardından, pastel renkli binalarla çevrili, kartpostalları aratmayan Market Meydanı bizi karşılıyor. Rönesans’ın izlerini taşıyan görkemli Şehir Binası, Barok sanatının zarafetini yansıtan St. Maria Magdalena Koleji Kilisesi ve şehrin modern ruhunu temsil eden Özgürlük Meydanı turumuzun öne çıkan noktalarından olacak. Poznan’a veda ederek Polonya’nın başkenti Varşova'ya doğru yola çıkıyoruz. Arzu eden misafirlerimizle, rehberimizin güzergah üzeri ekstra düzenleyeceği Torun Turuna (kişi başı 35 €) katılma fırsatımız olacak. Torun, Gotik mimarinin en güzel örneklerini sunan, kırmızı tuğlalı kiliseleri, anıtsal belediye binası ve korunmuş şehir surlarıyla adeta Orta Çağ’dan günümüze taşınmış bir açık hava müzesi… Ayrıca, evrenin merkezinin dünya olmadığını kanıtlayarak bilim tarihine yön veren Mikaloj Kopernik’in doğduğu şehir olarak da ayrı bir öneme sahip. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki bu şehirde, Kopernik’in evi, eski kent merkezi ve tarihi belediye binasını ziyaret ediyoruz. Günün sonunda Varşova’ya ulaşıyor, Polonya’nın kültür başkentinde yeni keşifler için dinlenmeye geçiyoruz. Tarihle iç içe geçen bir günün ardından, başkent Varşova’da huzurlu bir gece bizi bekliyor.
3. GÜN - VARŞOVA – KRAKOW
Sabah kahvaltısının ardından, Polonya’nın zarif başkenti Varşova’da panoramik şehir turumuza başlıyoruz. Görkemli Kraliyet Sarayı, heybetli duruşuyla III. Zygmunt Waza sütun heykeli ve tarih kokan Kraliyet Meydanı, geçmişin izlerini günümüze taşıyor. Renkli atmosferiyle Çanlı Meydan, şehrin anıtsal girişi olan Barbakan Kapısı, Varşova'nın sembolü Denizkızı Sirena Heykeli ve bilim dünyasının öncülerinden Madam Curie’nin doğduğu ev de göreceğimiz önemli noktalar arasında yer alıyor. Turumuzun ardından, dileyen misafirlerimizle güzergah üzeri ekstra olarak düzenlenecek Czestochowa Turuna (kişi başı 35 €) katılıyoruz. Czestochowa, yalnızca bir şehir değil; inancın, tarihsel derinliğin ve mistik atmosferin buluştuğu kutsal bir alan. Polonya'nın adeta açık hava müzesi olan bu şehir, Siyah Madonna tablosuna ev sahipliği yapan, hacıların kalbinde özel bir yere sahip Jasna Gora Manastırı ile tanınıyor. Her yıl milyonlarca kişinin ziyaret ettiği bu manevi merkezde, sessizliğin ve duaların yankılandığı avlular arasında geziyor, zamanın nasıl durduğunu hissediyoruz. Tur bitiminde Krakow’a doğru yola çıkıyor, bu büyüleyici kente varışımızın ardından otelimize yerleşiyoruz. Gecenin huzuruyla Krakow’un kadim taşlarında sessizce yeni bir hikâye başlıyor.
4. GÜN - KRAKOW
Kahvaltının ardından, Polonya’nın kültürel başkenti Krakow’u keşfetmek üzere şehir turumuza başlıyoruz. Papa II. Jean Paul’ün başpiskoposluk görevini yürüttüğü ve papa seçildiği bu kutsal şehir, tarih ve maneviyatla iç içe bir atmosfer sunuyor. İlk durağımız, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi şehir merkezi. Avrupa’nın en büyük meydanlarından biri olan bu alan, çevresini saran gotik ve rönesans mimarili yapılarla adeta bir zaman yolculuğu sunuyor. Turumuzun devamında Wawel Kalesi ve Papa II. Jean Paul’un rahip olarak ilk vaazını verdiği Wawel Katedrali, ruhani ve tarihî dokusuyla bizi karşılıyor. Ayrıca; Pazar Meydanı, ihtişamlı Kumaş Pazarı (Sukiennice), gotik zarafetiyle Meryem Ana Bazilikası, canlı ve enerjik Florianska Caddesi, Barbakan, ve zarif dış cephesiyle göz kamaştıran Slowacki Tiyatrosu turumuzun diğer durakları arasında. Tur sonrası dileyen misafirlerimizle birlikte ekstra olarak düzenlenecek Wieliczka Tuz Madeni Turuna (kişi başı 70 €) katılıyoruz. 13. yüzyıldan bu yana kullanılan bu kaya tuzu madeni, sadece bir yeraltı galerisi değil; tuzdan oyulmuş şapelleri, heykelleri ve yer altı göletleriyle adeta bir yer altı sanat şehri. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu büyüleyici yer, hayranlık uyandıracak detaylarla dolu. Akşam saatlerinde ise eğlenceli bir gece geçirmek isteyen misafirlerimizle birlikte ekstra olarak düzenlenecek Akşam Yemekli Leh Gecesine (kişi başı 65 €) katılıyoruz. Canlı müzik eşliğinde, Polonya mutfağının otantik tatlarını deneyimleyebileceğimiz yerel bir restoranda, folklorik ezgilerle dolu keyifli bir akşam bizleri bekliyor. Tarihin derinliklerinden çıkan anılar ve melodilerle dolu bir günün ardından, Krakow gecesine huzurla karışıyoruz.
5. GÜN - KRAKOW – WROCLAW
Sabah kahvaltımızın ardından Wroclaw’a doğru yola çıkıyoruz. Arzu eden misafirlerimizle birlikte rehberimizin güzergah üzeri ekstra olarak düzenleyeceği Auschwitz Nazi Kampı Turuna (kişi başı 75 €) katılma imkânımız olacak. Bu ziyaret, yalnızca bir gezi değil; insanlık tarihinin en karanlık dönemine tutulmuş bir aynadır. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Auschwitz – Birkenau, II. Dünya Savaşı sırasında yaklaşık 1,5 milyon Yahudi’nin hayatını kaybettiği, sistematik işkencenin ve dehşetin sembolüdür. Giriş kapısında yazan “Arbeit macht frei” (Çalışmak özgürleştirir) ironisinin ardında yatan gerçekleri adım adım hissedecek, sessizliğin bile anlatmaya yetmediği duygularla bu tarihi tanıklığı yaşayacağız. Turun ardından Polonya’nın renkli yüzlerinden biri olan Wroclaw’a varıyoruz. Varışımızla birlikte şehir turumuza başlıyoruz. Gotik mimarisiyle göz alan, rengarenk cephelerle çevrili Market Meydanı, tarih boyunca toplumsal ve kültürel etkinliklerin kalbi olmuş 13. yüzyıl yapımı Şehir Binası, ve şehrin ruhunun doğduğu yer olarak kabul edilen, 9. yüzyıla uzanan Ostrow Tumski – Katedral Adası göreceğimiz başlıca noktalar arasında. Günün sonunda, geçmişin ağırlığı ve şehrin hafifliğiyle yoğrulmuş bir duyguyla odalarımıza çekiliyoruz. Wroclaw’da gece, taşların bile hikâye fısıldadığı kadar eski...
6. GÜN - WROCLAW – BERLİN
Sabah kahvaltımızın ardından Almanya'nın başkenti Berlin için yola çıkıyoruz. Arzu eden misafirlerimizle birlikte rehberimizin güzergah üzeri ekstra olarak düzenleyeceği Dresden Turuna (kişi başı 40 €) katılma şansımız olacak. Dresden, “Elbe’nin Floransa’sı” olarak anılan, zarafetiyle büyüleyen bir şehir… Turumuzda ilk olarak Semper Opera Binası ile Tiyatro Meydanını görüyoruz; sanata ve mimariye olan tutkunun somutlaştığı bu alanda tarihin zarif yüzüne tanıklık ediyoruz. Ardından, savaşta tamamen yıkılıp halkın bağışlarıyla yeniden inşa edilen etkileyici Kadınlar Kilisesi ve onun gölgesindeki Martin Luther Meydanı bizleri bekliyor. Son olarak Prag Caddesi'nde kısa bir yürüyüşle bu güzel şehirle vedalaşıyoruz. Dresden’in estetik izlerini arkamızda bırakarak Berlin’e doğru devam ediyoruz. Varışımızla birlikte otelimize transferimizi gerçekleştiriyoruz. Tarih, sanat ve yolculukla yoğrulan bir günün ardından, Berlin gecesinde yeni başlangıçlara göz kırpıyoruz.
7. GÜN - BERLİN
Sabah kahvaltısının ardından, Almanya’nın kalbi Berlin’i keşfe çıkıyoruz. Panoramik şehir turumuzda, hem Doğu hem Batı Berlin’in izlerini bir arada göreceğimiz büyüleyici bir güzergâh bizleri bekliyor. İlk olarak hareketli atmosferiyle Alexanderplatz, ardından şehrin göğe uzanan simgesi Fernsehturm (TV Kulesi) ve etkileyici mimarisiyle Berlin Belediye Binası (Rotes Rathaus) karşımıza çıkıyor. Nikolai Meydanı, Berlin Katedrali, Schlossplatz, zarafetiyle büyüleyen Unter den Linden Bulvarı, Friedrichstraße ve iki ikonik kilisenin bulunduğu Gendarmenmarkt Meydanı da keşfedeceğimiz noktalar arasında. Berlin’in geçmişine tanıklık edeceğimiz duraklardan Berlin Duvarı kalıntıları ve Checkpoint Charlie, Soğuk Savaş döneminin izlerini hâlâ taşıyor. Turumuz Brandenburg Kapısı, modern mimarisiyle dikkat çeken Potsdamer Platz ve alışverişin kalbi Kurfürstendamm Bulvarı ile devam ediyor. Dileyen misafirlerimiz, rehberimizin ekstra olarak düzenleyeceği Potsdam Turuna (kişi başı 50 €) katılabilir. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu büyüleyici kent, Prusya krallarının izlerini taşıyor. Barok zarafetiyle ünlü Sanssouci Sarayı, tarihi detaylarıyla Dikilitaş, şehir kapısı olan Brandenburg Kapısı, Nikolai Kilisesi, Tarihi Değirmen Ende, renkli ahşap evleriyle Rus Kolonisi Alexandrowka, Fransız Kilisesi ve zarif St. Peter und Paul Kilisesi bizleri bekliyor. Bugün, Berlin’in tarihini ve Potsdam’ın ihtişamını iç içe yaşarken; yolculuğun final sahnesine bir adım daha yaklaşıyoruz.
8. GÜN - BERLİN – İSTANBUL
Sabah kahvaltımızın ardından otelimizden ayrılıyor, anılarla dolu bu eşsiz yolculuğun son durağı olan havalimanına doğru yola çıkıyoruz. Pegasus Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle İstanbul’a dönüş yolculuğumuz başlıyor. Varışımızla birlikte, birlikte yaşadığımız keşifler, fotoğraflara sığmayan manzaralar ve hafızamızda yankılanan hikâyelerle turumuzun sonuna geliyoruz.
✈️ Ama her son, yeni bir keşfin davetidir...
Dünya büyük, hayal daha büyük.
